BARTIN ÜNİVERSİTESİ

image/svg+xml
image/svg+xml

Türk Devletlerindeki Medya Masaya Yatirildi

Yayın Tarihi : 31/03/2015

Bartin Üniversitesi konferans salonunda düzenlenen etkinlik, geçen yil düzenlenen Ismail Gaspirali Çalistayi’nin ardindan konunun medya boyutunda ele alinmasi seklinde gerçeklestirildi. Programda konusan Bartin Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Çagdas Türk Lehçeleri ve Edebiyati Bölüm Baskani Doç. Dr. Alsou Kamalieva, Türk dünyasinda Tataristan’i anlatti.

“Bagimsizliginizin Kiymetini Bilin”

Kendisi de bir Kazan Tatari olan Kamalieva, Tataristan’in Rusya Federasyonu’na bagli özerk bir Türk Cumhuriyeti oldugunu hatirlatarak, “Tataristan 1990 yilina kadar birkaç farkli adla kurulmustur. 1990 yilinda bagimsizligini ilan etmistir. Ancak Rusya Federasyonu bunu kabul etmeyerek kendisine bagli özerk bir devlet yapmistir. 1992 yilinda Tatar halki devlet olmak için referanduma gitmistir. Bu referandumda halkin yüzde 62’si evet oyu verse de hiçbir devlet tarafindan taninmadi. Türkiye Cumhuriyeti bagimsiz bir devlettir. Bu bagimsizligin kiymetini bilin.” dedi.

Alti Türk Devletinde Medyanin Yapisi Anlatildi

Türkçe Konusan Ülkeler Uluslararasi Gazeteciler Dernegi Genel Baskani Güngör Yavuzarslan da Türk dünyasinda basin yayin kuruluslari ve yapisini degerlendirdi. Yavuzarslan; Azerbaycan, Kazakistan, Kirgizistan, Türkmenistan, Özbekistan ve Suriye Türkmen medyasini anlatarak, “Azerbaycan’da 3 bin 500 gazete, dergi, televizyon, radyo ve haber ajansi var. Burada sadece Türkiye’den TRT’nin yayinlarina izin verilmistir. Kazakistan farkli dillerde yayin organlarinin en fazla oldugu ülkedir. Kirgizistan ise yapilan düzenlemelerle devlete ait tekeli kirarak özgürlükler konusunda en fazla açilim yapan devlettir. 2011 verilerine göre Özbekistan’da 160 civarinda gazete yayin yapmakta ve 195 dergi bulunmaktadir. Türkmenistan ise düsünce ve ifade özgürlügünü anayasa hükümleriyle belirleyen bir yapiya sahiptir.” diye konustu.

“Suriye Türkmen Medyasi Büyük Sikintilar Yasiyor”

Suriye Türkmen medyasinin iç karisikliktan önce ve sonraki durumunu da karsilastiran Yavuzarslan, “Mart 2011’den önce rejim hiçbir sekilde Türkmence yayina ve egitime izin vermiyordu. Rejimin kontrolündeki medyada Türkmen gazeteci yok denecek kadar azdi. Siddet olaylarinin baslamasindan sonra ülkeye gelen Türk gazetecilere buradaki gazeteciler rehberlik ve tercümanlik yapmistir. Burada bu medya mensuplari hep büyük sikintilar yasamislardir.” ifadelerini kullandi.

Ardindan Bartin Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arastirma Görevlisi Alp Eren Demirkaya, Türk ve Tatar atasözleri üzerinden Türk dünyasinin izlerini sürerek Türk devletleriyle Türkiye arasindaki kültürel baga dikkat çekti.

Küçük Mücahit Siiriyle Büyük Begeni Topladi

Gerçeklestirilen etkinlikte Dogu Türkistanli Mücahit Kasgarli ise okudugu siirlerle büyük begeni topladi. Yedi yasindaki Mücahit, Necip Fazil Kisakürek’in Sakarya siirini de ezbere okudu. Katilimcilara duygu dolu anlar yasatan küçük Mücahit, Bartin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Kaplan’a Kasgarli Mahmut’un resmedildigi bir tablo hediye etti. Rektör Kaplan, okudugu siirlerden dolayi Mücahit Kasgarli’ya övgü dolu sözler söyledi
Program, Tatar Türkçesiyle okunan sarkinin dinletilmesiyle son buldu